2024 yılı, ABD siyasetinde büyük değişimlerin yaşandığı bir yıl olarak tarihe geçti. Kasım ayında yapılan başkanlık seçimleri, sadece Amerika için değil, tüm dünya için kritik bir önem taşıdı. Seçim kampanyası süresince, adaylar ekonomi, dış politika, sağlık hizmetleri ve özellikle iklim değişikliği gibi konuları ön plana çıkardılar.
Yeni seçilen başkan, Amerika’nın küresel sahnedeki yerini yeniden tanımlama sözü vererek, dış politikada çok taraflı işbirliklerini güçlendirme ve iklim değişikliğiyle mücadelede daha agresif adımlar atma planlarını açıkladı. Paris İklim Anlaşması’na bağlılıklarını yenileyen yeni yönetim, yeşil enerji yatırımlarını artırmayı ve karbon emisyonlarını 2030 yılına kadar %50 oranında azaltmayı hedefliyor.
Ayrıca, bu seçimler sırasında toplumsal eşitlik, göç politikaları ve sağlık hizmetlerinin genişletilmesi gibi iç politika meseleleri de gündemde önemli yer tuttu. Özellikle sağlık alanında, herkes için erişilebilir ve uygun fiyatlı sağlık hizmetlerinin sağlanması, seçmenlerin büyük bir kısmının desteklediği bir vaatti.
Seçim sonuçları, Amerika’nın iç ve dış politikalarında önemli değişikliklerin habercisi oldu. Yeni başkanın göreve başlamasıyla birlikte, ülkenin ekonomik ve sosyal politikalarının yanı sıra, uluslararası ilişkilerde de köklü değişikliklerin yaşanması bekleniyor.